Dünyanın en soğuk ülkelerinden biri olan Finlandiya’da çocuklar sevgiyle ısınıyor. Orada çocuk çok değerli. Ülkede bir tane bile özel okul yok. Çünkü uyguladıkları mükemmel eğitimi sayesinde tüm öğrenciler eşit ve kaliteli eğitim alıyor. Öğrencilerin bir çocuk olduğunun farkındalar. Çocukların eğitim için tüm günlerini çalmıyorlar. Öğrenciler günde 4 saat ders yapıyor. Sıkılmadan derse katılabiliyorlar.
İşte Eğitim Dediğin Böyle Olur
1- Eğitim sistemi içinde sınav uygulaması yapmıyorlar: Evet yanlış duymadınız sınav yok. Çocuklar ilk ve orta okul döneminde sınava maruz kalmıyor. İleri sınıflarda yapılırsa da sonuçları öğrenciye söylenmiyor.
2- Okula gitmek için servis derdi yok: Her çocuk evine en yakın okula gittiği için evleri ile okulları arasındaki mesafe yakın oluyor. Çocuklar okula bisikletle gidiyorlar. Orada yollar güvenilir. Suç oranı yok denecek kadar az. Çocuklar bisikletle eğlenceli bir şekilde okula gidip geliyorlar. Her gün düzenli spor da yapmış oluyorlar. Ayrıca yolda tek başlarına gittikleri için erken yaşta sorumluluk almaya başlıyorlar. Aslında eğitim onlarda daha okula varmadan yolda başlıyor.
3- Çocuklar saygı ve sevginin içinde eğitim görüyorlar: Her bir çocuk bir birey ve yetenek olarak görülüyor. Zorla onlara ders anlatılmıyor. Her çocuğun yeteneğini keşfetmeye çalışıyorlar.
4- Okul ev gibi: Öğrenciler koridorlarda ve sınıfta çorapla geziyor. Okula gelince ayakkabılarını çıkaran çocuklar rahat ve temiz bir ortamda ders görüyor. Ayakkabı ile dışarıdan kar, çamur ve toz gelmiyor.
5- Teneffüs çok önemli: Çocuklar anaokulunda bile en az 1 saat dışarıya teneffüse çıkıyorlar. Karda kışta bile her gün en az 1 saat dışarı çıkıyorlar. Çocuklar enerjilerini açık havada harcıyorlar. İlkokul ve sonrasında 45 dakikalık dersler ile 15 dakikalık teneffüslere ek olarak 45 dakikalık teneffüsler var.
6- Eğitim eşitliği: Bütün çocuklar aynı tür okullarda eğitim alıyor. Finlandiya eğitim sistemine büyük başarı kazandıran unsurlardan biri özel eğitime ihtiyaç duyan fiziksel- zihinsel engelli öğrencilerin ve öğrenme güçlüğü çekenlerin de diğer çocuklarla aynı okulda okuması. Böylelikle özürlü çocukları sosyal hayata dahil ediyorlar. Yazımızın başında söylediğimiz gibi çocuklar orada çok değerli ve tek bir çocuğu bile kaybetmeyi göze almıyorlar.
7- Eğitimde korku değil özgürlük öne çıkıyor: “Yapma” diye bir kelime yok hayatlarında onun yerine farklı fikirleri ifade etmeleri için öğrencilerini cesaretlendiriyorlar. Sınıf düzeninde de bu görülebiliyor. Bazı çocuklar daha rahat oturmaları için pilates topunu seçiyorlar, dersin akışını bozmamak kaydıyla sınıf içinde diledikleri gibi dolaşıp gezebiliyorlar. Tek şart var kimseyi rahatsız etmemek kaydıyla.
8- Ev ödevleri derdi yok: Çocuklara aşırı derece ödev verilmiyor. Onların okul dışındaki hayatını zehir etmiyorlar. Okulu sınırlayan bir bahçe duvarı yok, öğrenciler kendi sorumluluklarını alacak şekilde yetiştiriliyor. Dersleri bitince bisikletine binen öğrenciler neşe içinde güvenle evlerine gidiyorlar.
9- Tüm eğitim hizmeti devlet tarafından karşılanıyor: Eğitim giderleri ve okulda yenen yemekler devlet tarafından karşılanıyor.
10- Sınıflar çok işlevli: Sınıflarda gündelik hayatta kullanılan birçok şey var. Lavabo neredeyse her sınıfta var. Hatta birçok sınıfta ocak ve bulaşık makinesi birlikte kullanılabiliyor. Böylece hem kek pişirip yiyebiliyorlar hem de kendi bulaşıklarını yıkayıp sorumluluk almayı öğreniyorlar.
11- Okullarda el becerileri ve gündelik pratik bilgiler çok önemseniyor: Okullarda marangoz atölyeleri var. Çocuklar testere, tornavida gibi aletlerle burada birçok şeyle uğraşıyorlar.
12- Dışarıdan gelenler çocuklarla temas kuramazlar: Eğitimciler özellikle anaokulunda fotoğraf çekmememiz, hatta çocuklarla sözlü ve fiziksel temas kurmamamız yönünde defalarca uyarıda bulunuyorlar.
13- Ders saatleri çok uzun değil: Bizdeki gibi saatlerce hatta sabahtan akşama kadar ders anlayışı yok. Burada sadece ve sadeca 4 saat ders işleniyor.
14- Öğretmenlerin hepsi master diplomalı: En kötü çocuğu bile en iyi seviyeye getirecek kadar azimliler. Eğitimde fırsat eşitliği var.
15- Okulda kantin yok: Öğlenleri öğrenci ve öğretmenler aynı yemekhanede yemek yiyorlar. Öğrencilere bu yemeğin, anne ve babalarının vergileri ile karşılandığı anlatılıyor. Bu yemekleri israf etmemesi gerektiği vurgulanıyor. Yemekte her çocuk ne kadar yiyeceğine kendi karar veriyor. Öğle yemeğinde süt içmek bize çok yakın gelmese de Finlandiya’da çok yaygın. Okullarda kantin bulunmuyor, koridorlarda su içebilecekleri özel yerler var.
